2.11.13

ÇÖMLEK

Kap, kacak olmadan bir kaba sığamamak. Kenarlarında duvarlar, sızdırmaz odalar. Çamurdan, taşa dönüşen yumuşak, yapış yapış şey. Kaolen dendiğinde karın boşluğumda bir ısı. Kile karışan kaolen, karışımı süzen demir yığını. 
Göçmen işçiler. Çamurla aynı renk olmuş üst başları. Bir tablo olsa tamamını sütlü kahveye boya geç. 
Sonra sırala; içinde iki göçmen işçi. Soğuktan büzüşmüş ayak parmakları. Evde bekleyen çelimsiz erkek çocuğu. Kapıdan girer girmez eline bakan iki çipil göz.'' Elinde ne var, ne getirdi.'' Sararmış yüzünde tek bir tebessüm dahi olmayan, son doğumuna birkaç hafta kalmış göçmen karısı.
Yediği çamur, içtiği çamur günler.Mazeretsiz perişanlık.
Tablo tek renk. Çamur rengi. Boş çömlek. Domates suyuna karışmış pirinç taneleri....
6''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder