Cam çatıya vuran yağmur damlalarının sesi tüm salonu dolduruyordu. Siyah keten röptışambırı geniş beline doladı. Üzerine kırmızı kuşağı dikkatlice dolayıp, sol yanından düğümledi. Salon loş bir ışıkla aydınlanıyordu. Gri düz kadife koltukların yerden yüksekliği, şişman biri için alçaktı. ''Değiştirmeliyim bunları'' diye düşündü. Saçları son zamanlarda oldukça azalmıştı. Neredeyse dipleri gözüküyordu. Bir gün yıkanmasa yağlanıyor ve ne tarafa atsa saçını o tarafta kalıyordu.Camdan vuran yansımasını gördü. Nasıl bu hale geldiğini düşündü. Yıllar alıp götüreceğine üzerine üzerine vermişti. ''Japon bir güreşçiden ne farkım kaldı '' dedi koltuğa kendini atarken. Açık mutfaktan gri granit tezgahın içerisindeki kristaller yansıyordu üzerine sahne ışıkları gibi.
6''
6''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder